Sevgili blog :) (günlük mü yazıyorum ne? )
Bugün bir kaç işim için çarşıya çıktım ve dönüş yolculuğu için otobüse bindim. Şoför koltuğunun arkasında bulunan panoya işitme cihazlarının tanıtım reklamı asılmış. Ve reklamı yapan merkezin sloganı da "duymak hayattır!"
Ama bu cümleyi zihnim farklı yorumlamış olacak ki, dilim "duymak sanattır" diye telaffuz etti. Biraz düşününce aklıma hak vermedim değil :)
Evet günümüzde insanların suskunluklarının ve bakışlarının haykırışlarına sağır ne çok kulak var! Ya da duymak istenmeyen, kıymet verilmeyen sözlere tıkalı...(ah bir idrak edebilsek keşke bazı şeylerin bizim için önemli olmasa bile karşımızdaki kişi için değerli olabileceğini)
Aslında biz sadece dilimizle değil, hareketlerimizle, bakışlarımızla ya da susuşlarımızla da konuşuruz. Lâkin bunları duyabilen kulaklar yok denilebilecek kadar az. Buradan yola çıkarak gönül rahatlığı ile söyleyebiliriz ki;
DUYMAK SANATTIR!
"abherî"
28.5.11 |
vakt-i abherî
|
8
yorum
Bir objeye veya herhangi bir şeye baş gözüyle bakmak yeterli değil. Önemli olan gönül gözüyle bakabilmek. İdrak, gönül gözüyle bakabilene nasip olan bir şey zaten. Duymak da bunun gibi... Allah(cc)hu nun bak dediği yerlerden bakabileyi ve duymamız bizi ona götürecek şeyleri duyabilmeyi nasip etsin.
YanıtlaSil-Hakka vasıl olacak şeyleri duymak sanattır.-
"-Hakka vasıl olacak şeyleri duymak sanattır.-" Müteşekkirim sevgili Râna, bu söz çok daha manidâr oldu...
YanıtlaSilİşitselliği pek sevdiğim için, her şeyden öte, sade başlık bile beni motive etmeye yetti. :P
YanıtlaSilDuymak sanattır! Heyt be! :)
Neden bunca kısa tutmuşsunuz bu gönderiyi, ey abheri? :)
Motivasyon için teşekkürü bir borç biliriz. ;)
Aman efendim sizden böyle övgü sözcükleri duymak ne hoş ey m1gin :)
YanıtlaSilAnlık bir düşünceydi ve aklıma gelen ilk cümlelerle oluşturdum yazıyı, öyle olunca da bu kadarla kaldı düşünceler...
Bu güzel yorum için asıl ben borçlandım size :)
Duymak sanattır dedik, ee sizde işitsellik konusunda uzman olduğunuza göre kelimeye dökülmese bile müteşekkir tavrımı duymuş olmalısınız :))
Kalemine, yüregine saglik ablacigim. Kisa olsa da, manidar satirlardi :-)
YanıtlaSilSevgili Râna o kadar güzel ifade etmis ki... Ben de onun sözlerine örnek/ispat oldugunu düsündügüm bir kisiden bahsetmek istiyorum birkac satirla.
Helen Keller... Onu diger pedagoglardan farkli yapan sey, nerdeyse dogustan kör, sagir ve dilsiz olmasiydi. Ama onun "su" kelimesinden yola cikarak ögretmeninin de sabir ve azmiyle basardigi her sey (bildigi lisanlar: ingilizce, almanca, fransizca, latince, rusca), beynin kullanildigi takdirde olaganüstü kapasitesi oldugunu gösteren bir mucize. Bakan körler, isiten sagirlar ve konusan dilsizlerle dolu olan dünyada, o gören bir kör, duyan bir sagir ve kendini ifade edebilen bir dilsizdi...
Helen Keller'in hayatina dair fazla yazmadan, cümleleri toparlayayim :-) Duymak sanattir evet. Lakin, Râna'nin de belirttigi gibi "Önemli olan gönül gözüyle bakabilmek. İdrak, gönül gözüyle bakabilene nasip olan bir şey zaten. Duymak da bunun gibi..."
Rabbim gönül gözüyle duyan, gören, konusanlardan eylesin cümlemizi insaAllah... Selam ve dua ile,
ahter
@ahter Öncelikle bu güzel temennilerine yürekten bir amin diyorum...
YanıtlaSilHelen Keller ismini daha önce duymuş ve "vay be!" demiş idim. Tekrar hatırlattığın için müteşekkirim kardeşim...
Sevgilerimle...
bazen, duymak için sadece susmak gerek ... Peki, o kadar susabilir mi insan?
YanıtlaSilFavorim yazılarınızdan biriydi...Kaleminize sağlık
İnan o kadar susabilir insan, tecrübeyle sabittir :)
SilMüteşekkirim beğeninizi dile getirdiğiniz için, sizin de okuyan gözünüze, yoran gönlünüze ve yazan elinize sağlık..