"düşün, düşün ki düşün gelişsin"

“Benim kalbim bir ıslah evidir doktor. Yetim bir çocuk durmadan azarlanır içinde...''

Kemal Sayar
Share

Teravihte gülen çocuklar,
Bütün dualar ezberinde
Ama melek mi gıdıklıyor ne
Gülüyorlar namazın orta yerinde

Teravihte gülen çocuklar,
Elbet susmayı da bilirler
Kaş çatmasa büyükler 
Tam otuz gün gelirler

Teravihte gülen çocuklar,
Mümin, cemaatin hepsinden
Ne kızarsın imam amca
Orman bıkar mı kuş sesinden

Teravihte gülen çocuklar,
Camideki en iyi fikir
Çünkü onlar dört rekatta bir
Getirilen salavat gibidir…

Teravihte gülen çocuklar,
Size kızanlara ne dersiniz
Anlatsam onları bir size
Ömür boyu gülersiniz…

MAHMUT BIYIKLI
Share

Behlül Dana Hazretleri'ni halk, Harun Reşit'e şikayet eder:

Her şeyimize karışıyor, bize huzursuzluk veriyor, diye. Harun Reşit, Behlül'ü yanına çağırtır. Halkın mesajını iletir ve: 

"Hiç kimseye karışma, her koyun kendi bacağından asılır." diye nasihat(!) eder. 

Behlül Hazretleri'nin hareket noktası imanıdır. Kötülükleri engellemenin yolunun, bu yanlış değer yargısını değiştirmekten geçtiğini bildiği için ne yapacağını da çok iyi bilir. Eve gider, dört tane koyun keser ve koyunları bacaklarından, mahallenin ortasında bulunan evinin avlusunun dört köşesine, birer tane asar.Herkes ilk anda umursamaz ama birkaç gün geçince yine Harun Reşit'e şikayete giderler, kokudan duramıyoruz diye.
Harun Reşit anlar anlayacağını: 

Sizin işlediğiniz günahların kokusunu herkes çekmek zorunda kalıyor da siz neden kendi bacağından asılan koyunların kokusundan rahatsız oluyorsunuz? Rahatsız oluyorsanız bir daha günah işlemeyin, der.

Bu dünyada durum böyle. Koyunlar kendi bacaklarından asılsa da insanlar kendi bacaklarından asılamıyor.
Ama ahiret için aynı şartlar geçerli değil. Orada koyunlar asılacak mı bilmiyorum ama mahşer günü insanların kendi bacaklarından asılacakları kesin..
Share

Cevriyem... 

Sebeb-i Med'den hemzem, neden muttasıl iken munfasıl olduk? Arızaya bağlama ne olur.. lazım-i sükun ol, evine dön. Söz, bir daha ğunne yapar gibi kafanı ütülemiyeceğim! kelimelerimi seçerken özellikle muhaffef olanları tercih edeceğim.. 

Sen konuşurken hep dinleyeceğim.. Arız-i olur durur isen kaç vecih olur isen ol kabulümsün.. 

İşmamına kurban olduğum, yalvartma gayrı.. mahrecim sıfatım kalmadı.. avam kıraatı gibi dağıldım.. sekte sonrası nefesi kesilen, acemi imama döndüm.. Gel, dön evine eskisi gibi iklab olalım.. Daha olmadı kendine uydur, te'ye uğramış dal gibi mütecaniseyn et beni.. 

İsteklerim olur ise nacizane i'male yapmadan kısa yollu kasr edecem.. sana karşı makabli kesreli ra gibi ince olacam.. 

Ne olur sende birşeyler söyle.. Huruf-i mukattaa gibisin, anlamıyom seni.. biraz muhkem ol, canımı yee.. söylediklerimi tahaddi olarak algılama.. beni dirayet tefsiri gibi, kafana göre yorumlama.. söylediklerimin siyakına-sibakına da bak.. 

hatta sebeb-i nüzulune de bak.. her dediğime inanasın diye illa mekki sure gibi yemin mi edeyim.. her konuda zahirime bakma benim.. müteşabih yönlerimi hep menfii yorumlama.. anlayasın diye tertil üzere konuşuyorum.. sende derdini böyle anlat.. kelam-ı hadr'ın kulak kepçemden geri dönüyor.. 

Koyduğun kurallar kalıcı olsun.. birgün kural koyuyorsun, ertesi gün nesh ediyorsun.. 

her yaptığını, her söylediğini tefsir etmek için sülalenden en az 10 kişinin rivayetine başvuruyorum.. 

Sana yalvardığım kadar kıraatimi düzeltmeye uğraşsaydım, Ahmet Hoca'dan Yasin'i geçerdim... 

Geleceksen gel gelmeyeceksen diğer 3 hakkımı kullanıp talak-ı selaseyi kafana geçireceğim... :))
Share
Share

...

Gördüm yaşarken vadesiz ölümümü.
Ördüm de ilmek ilmek
Sırtıma giyemedim ömrümü.

Kimi zaman büründüm derisine yılanın.
Tüylendim kimi zaman üveyiklerle;
Yine de kimseye yaranamadım.

...

Şu benim kervan geçer,
Kuş uçmaz yanlızlığımdan
Söyleyin kendine kim esvap biçer.

Ben bugünü kırdım iki taş arasında.
İstedim ki kalmasın
Acının çekirdeği yarına.

...

Nereye baksam gördüğüm sığlık.
Bungunum ve suskun,
Boğazımda yıllanmış bir çığlık.

...

Ben ki zamanın akışında
Bahar oldum, güz oldum.
Gittim geldim kışla yaz arasında

...

Yarasalar ayaklarımın altına serildi,
Omuzuna tünedi baykuşlar;
Bana yalnızlığın müthiş saltanatı verildi.

...

Siz beni hep umursamaz yüzümle gördünüz;
Ama benim geldiğimi gelseniz,
Şuracıkta düşüp ölürdünüz.

...

Bağırsam neye yarar, nasılsa duymazlar.
Ben bir kömür ocağının onulmaz göçüğüyüm;
İçimde cesetler ve daha ölmemişler var.

...

Susuyorum, sustukça yüreğim küfleniyor.
Konuşsam faydası yok;
Sözlerim dağılıp harfleniyor.

...

Metin Altıok
Share

Kir


Gökyüzüne bakmayanların kalbi 
daha çabuk kirlenir..

Cahit Zarifoğlu
Share

“İyi ki varsın” demenin borç para vermek olmadığını,
“Lütfen” demenin utanılacak bir şey olmadığını,
“Özür dilerim” demenin küçültücü olmadığını,
Paylaşmanın kendini azaltmak olmadığını,
Yüz yüze konuşmanın, arkadan konuşmaktan daha etkili olduğunu,
Küçücük bir "gülümseme"nin tüm kapıları açacağını,

Hiç unutmayalım...

-alıntı-
Share