Bir akıl hastanesini ziyareti sırasında, adamın biri sorar:
-Bir insanın akıl hastanesine yatıp yatmayacağını nasıl belirliyorsunuz?
-Bir insanın akıl hastanesine yatıp yatmayacağını nasıl belirliyorsunuz?
Doktor şu cevabı verir:
- Bir küveti su ile dolduruyoruz. Sonra hastaya üç şey veriyoruz. Bir kaşık, bir fincan ve bir kova. Sonra da kişiye küveti nasıl boşaltmayı tercih ettiğini soruyoruz. Ben de size sorayım. Siz ne yapardınız?
Adam hemen atılmış:
- Bundan kolay ne var? Normal bir insan kovayı tercih eder. Çünkü kova, kaşık ve fincandan büyük.
Doktor başını sallayarak cevap verir:
- Hayır, normal bir insan küvetin tıpasını çeker.
Adam hemen atılmış:
- Bundan kolay ne var? Normal bir insan kovayı tercih eder. Çünkü kova, kaşık ve fincandan büyük.
Doktor başını sallayarak cevap verir:
- Hayır, normal bir insan küvetin tıpasını çeker.
Kısaca: Bazen çözüm, bize sunulan alternatiflerin dışındadır. O yüzden hiçbir zaman sadece önümüzdeki şıklara takılıp kalmamalı, farklı düşünebilmeyi öğrenebilmeliyiz. Bir de şu atasözünü hiç aklımızdan çıkarmamalıyız: Akıl akıldan üstündür.
Fahri Sarrafoğlu
23.1.10 |
vakt-i ibret
|
0
yorum
0 yorum: