"düşün, düşün ki düşün gelişsin"

......
Yıl 2000 
Tekke ve zaviyeleri kapatıldı kalbimin 
Tombul güvercinler dolaşırdı kiremit çatısında 
Bulutlar akardı paçalarından, uğuldarlardı. 
Kuşların şarkılarından anlarım. 
Kimse hayra yormaz beni 
Kuşbaz ve uçmaya meraklı, 
Ütüsüz giyerim karabasanlarımı 
Sakarım, sık sık çarpar deviririm yazgımı 
İçimdeki suyu döktükten sonra işte, ondan sonra 
Şikayetim yok, rahatım. 
Taşralı ve safım. 
Yağmurda unutulmuş bir Tanrı’yla ahbabım 
Balkonda asılı kalır günlerce gökkuşağım, 
Deterjan reklamına çıkacağız biz ikimiz Tanrı’yla 
Ben böğürtlen lekeli çocuğu oynayacağım, 
O kirli beyaz gömleğim. 
Ah bir de şu gömleğe, göynek diyecek kadar 
Cesur olaydım. 

Teyzem öldü. 
Kırkı yeni çıktı 
En iyi hikayeleri ölüler anlatır 
Ölülerin anlattığı hikayeler 
İnşirah suresi gibi insanı ayartır 

Kırmızı günleriyim ben takvimlerin 
Okullar tatil oluyor ben söz konusu olduğumda 
Şeker istemeye geliyor çocuklar. 
Oyun oynuyoruz, 
Sağlam bir halatla çekiyorum acıyı kendime doğru. 
Siyah iş günleri müdahale ediyor hayatıma 
Mor bir köşe yastığı gibi isyankar oturmak istiyorum, 
Ben oysa divanın en ucunda. 
Çorba pişirmek istiyorum, 
Sonra kalkıp ekmek kızartmak, 
Bıçağın ucuyla kazımak aşkı fazla kızardığında. 
Söyleyin ateşe, 
Ruhunu üflemesin benden gayrısına. 
Çiçek silindi bu sabah ellerimi yıkadığımda 
“Ellerim bomboş...” 
Kötü şiirlerden koru beni Tanrım 
Amin!

Didem Madak
Share

4 yorum:

  1. çok güzelmiş bu şiiri de...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet size katılıyorum. Yeni keşfettiğim şairin diğer şiirleri de oldukça güzel ve derin..

      Sil
  2. bu ne sihirli anlatıştır ki sadece bileti olanlar anlıyor bravoo

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her dem bileti olanlardan olmak ümidi ile..

      Sil