"düşün, düşün ki düşün gelişsin"
Yolu şaşmış aşk acısı sineme sığdı nezaketen
Yanmam tez günde geri gitse veda etmeden
Çok oyalandı ne tür kuytu buldu bende bilmem
Bir daha mı davet? Bir gün misafir etmem.

Olursa yuh olsun umurum!
Nice öğreneceği varsa öğreniversin öğrenen
Hayır efendim tınacak ben miyim beni
Lâ-yuhsâ çekiştirdiklerini
Neymiş nedir nolcak bana yakıştırdıkları
Kızıltoprak lakerdayı
Sahih haber mi bellesem
Tek bıraksın beni bu aşk acısı
Çıkmasın efendi tavrım rezelerinden
Çarpıntıysa duruversin tüleklikse dürülsün
Sanılıvereyim ebkem
Kalayım çektiğimle ağına kemin kümün düşmeden
Lâkin neleri nerde karıştırdım
Annem duysun istemem.

Aşk acısı çingenelik oburu haysiyet kıran ziyafet
Ne kaya ardı kaldı boz ne yoz yazı
Ne tarifsiz parfümüyle çay boyu ne de mor koru
Adam yerine konmamak eh bu kadar olurdu
Aşktaki tafraya bak yahu bu ne cür’et
O iliğe işlemeler o kibir o kendini beğenmişlik
Nedir o en olmadık yerde göğüs geçirme pozu
Parça bölük serap bohçalanması cin isi sihir tozu
Düştü çoktan ne kadar felsefem varsa suya
Beni ilginç buluyor hayran udî gitara
Zifre ayva tüylerimdi beni mahza hapseden
Hani biz idiymişiz Maturudî Türklerden
Yön işte oysa vara vara vardıksa
Sabitemiz hakikaten Kartezyen.

Hüngür bütün gündür
Dindiren dingil sızıyı
Ensemde boza pişiren
Su dökündür inat sürdür sarımsak kok
Halden anlar bir Allah’ın kulu da mı yok.

İsmet Özel
Share

0 yorum: